29 Ağustos 2008 Cuma

İstanbul'u hayatından çıkardı

ABD’de yayınlanacak albüm öncesi gittikleri Bodrum’a yerleşen Sertab Erener, “Beni şehir hayatı beslemiyor” diyor. Milliyet Gazetesi yazarı Ali Eyüboğlu'nun sorularını yanıtlayan sanatçı Demir Demirkan’la yerleştiği Bodrum günlerini anlatıyor:

Şov dünyasının kalbi İstanbul’da atıyor ama siz sevgiliniz Demir Demirkan’la Bodrum’a yerleştiniz, niye?

Aslında biz buna karar verdiğimizde Demir’le amacımız yaz - kış Bodrum’da yaşamak değildi. Bir albüm yaptım 24 Şubat 2009’da Amerika’da yayınlanacak. O albümün çalışmaları için gitmiştik. Üç ay orada yaşayınca dedik ki biz galiba bunu başarabiliriz.

Hangi mevsimin üç ayından bahsediyoruz?
Yazdı... Ama Bodrum çok büyük bir yer. Bodrum deyince hangi Bodrum’u kastettiğiniz de önemli. Türkbükü’nde kendini göstermekten bahsetmiyorum ben. Bayağı insandan kaçtık projesinin hayata geçmesinden söz ediyorum... Şehirden gına geldiği için yalnız kalıp, biraz izole olmak istedik. Motivasyonumuzu biraz daha güçlendirmek ve üretmek, iyi hava, hayvanlar, doğa adına gittik oraya... Ve çok da iyi ettik. Bu yaz sonu iki yılı doldurmuş olacağız Bodrum’da...

Hayvan derken çiftliğiniz mi var?
Yok yok.. Doğadaki hayvanları kastediyorum. Sincaptan tutun kertenkeleye, yaban domuzdan ineğe kadar her hayvan var. Kartallar uçuyor. Bizim de kedi ve köpeğimiz var...

Bodrum’un neresinde kurdunuz bu hayatı?
Bir köyde, ama köyden bağımsız bir yerde, köyün sonunda yaşıyoruz. Yakaköy diye geçiyor adı. Yalıkavak’la Bitez arası. Aslında Ortakent’in üstü. Bir müzisyen olarak üretmek istiyorsan bu şehir çok uygun bir yer değil. Bu şehir sadece senin konsantrasyonunu dağıtır, zamanını boşa harcatır. Kafanın bir yığın sorunla dolmasına neden olur. Kendinle baş başa kalabileceğin çok az zaman var bu şehirde. Sadece İstanbul değil bütün metropollerin sorunu bu. Burada bir yerden bir yere gitmek birkaç saatini alıyor, ama benim orada bir yerden bir yere gitmek beş dakikamı alıyor

Metropolün insanı yorduğu bir gerçek ama bir o kadar da besler. Onca eser üretildi bu şehirde... Şayet üretim bir sanatçının insanlardan izole bir hayat sürmesine bağlı olsaydı doldururlardı tüm sanatçıları F tipi cezaevlerinin hücrelerine ve “Sizden başyapıtlar bekliyoruz” derlerdi.
Bana öyle olmuyor. Beni şehir, metropol beslemiyor.

Bundan sonra bir şarkınızda İstanbul, Boğaziçi gibi sözcükler duyarsam külahları değişiriz ama...
(Kahkahalar) Bence beslendiğin damar çok önemli. Streslerden ve acılardan besleniyorsan ki birçok yaratıcılık acıdan çıkar ama bu günlük bir acı... Sana felsefik bir geri dönüşü olacak bir şey olduğunu sanmıyorum trafikte tıkanıp kalmanın. (Gülüyor)... Benim bir de geceden beslenme gibi bir yönüm yok. Hani geceden çıkayım da içeyim, sarhoş olayım, o sarhoşluğun yarattığı hisle bir şeyler yazayım...

Sizi besleyen ne?
Ben kitap okuyorum. Hayal gücümle besleniyorum. İnsan iç psikolojisiyle daha çok ilgiliyim. İnsanın iç yolculuk malzemesinden şarkı sözü yapmayı daha çok seviyorum.

Eurovision’da size birincilik getiren şarkının sahibi Demir Demirkan şimdiye kadar Batı’dan ne kadar telif aldı? Beklenen telifi kazandı mı?
Sistem hak ettiğin kadarını sana veriyor. Şöyle yanlış bir algı da var Eurovision birin-ciliğiyle ilgili. Eurovision’dan sonra trilyoner olduğumu sananlar olabilir ama bu gerçek değil. Ne Eurovision’un kendisi para ödülü verir, ne de tek parçanın telif geliri sanıldığı gibi büyüktür. Sadece şanın yürür. Bunu ancak konser anlaşmaları yaparak artıya çevirebilirsin ki ben bunu da yapamadım. Çünkü ardından bir yıl boyunca albüm ve promosyon turundaydım. Treni kaçırdık yani...

Ayşe Hatun’dan mini konser...

Mankenlikten şarkıcılığa geçen Ayşe Hatun Önal, Mango’nun 2008-2009 Sonbahar - Kış koleksiyonunun tanıtım gecesinde altı şarkılık mini bir konser verdi. Canlı sahne performansı ve derin göğüs dekolteli mini elbisesiyle tüm bakışları üzerine çeken Ayşe Hatun Önal, frikik vermemek için yoğun çaba sarf etti. Önal’ın bacaklarındaki selülitler dikkatlerden kaçmadı.

Hayranları istedi, o söyledi

Turkcell Kuruçeşme Arena’da sahneye çıkan Nilüfer, 30 şarkıdan oluşan repertuvarı, birbirinden şık Arzu Kaprol imzalı dört kostümü, üç saat süren konseri boyunca yaptığı dans ve şovlarla hayranlarını büyüledi. Pop müziğin divalarından Nilüfer, önceki akşam Turkcell Kuruçeşme Arena’da bir konser verdi. Nilüfer, sahneye somon renkli mini elbisesi ve dansçıları eşliğinde “Varsa Söyle” parçasını seslendirerek başladı. Ardından da “Yeniden Sev”, “Yolcu Yolunda Gerek”,”Sen Beni Tanımamışsın”, “Ta Uzak Yollardan”, “Seni Beklerim Öptüğün Yerde” gibi klasik parçalarıyla devam etti. Nilüfer’in şarkı aralarında seyirciye seslenerek “Bunca yıldır beni yalnız bırakmadığınız, beni dinlediğiniz ve konserlerime geldiğiniz. Bu akşam da burada olduğunuz için teşekkür etmek istiyorum “ demesi uzun süre alkışlandı. Seyircilerin istediği şarkıları da söyleyeceğini belirten Nilüfer, bir seyircinin bağırarak istediği “Son Arzum” şarkısını hayranını kırmayarak seslendirdi. Şarkılarını söylemesini yasakladığı Kayahan ile mahkemelik olan Nilüfer, eserlerini seslendirdiği Adnan Ergil, Timur Selçuk, Buğra Uğur, Fahir Atakoğlu, Nino Varon ve Onno Tunç’a binlerce seyircisiyle birlikte teşekkür etti. Konseri, “Hoşuna Gider mi?” şarkısıyla bitiren Nilüfer, seyircinin yoğun isteğini kıramayıp bis yaptı.

Nilüfer, Arzu Kaprol imzalı bir siyah, bir kırmızı tuvalet ve finalde de beyaz bir tuvalet giydi.Şarkıcı, opera sanatçısı Bülent Külekçi ile “Con Te Partiro”, Asya ile de “Kim Arar” şarkısını seslendirdi. Nilüfer’e dans dünyasının ünlü ismi Eylül ve Zilli perküsyon grubu da eşlik etti.

MTV'nin Türk adayları belli oldu

MTV Avrupa Müzik Ödülleri Töreni'nde MTV Türkiye, bu yıl beş Türk sanatçıyla yarışıyor. Türkiye'yi Avrupa'da temsil edecek beş isim Hande Yener, Sagopa Kajmer, Hayko Cepkin, Emre Aydın ve Hadise olarak belirlendi. Halktan gelen oylar sonucu 'En İyi Türk Sanatçı' ödülünün sahibi olan grup ya da sanatçı, diğer ülke birincileri ile birlikte 'Avrupa'nın En İyi Sanatçısı' ödülünün sahibi olabilmek için yarışacak. MTV Avrupa Müzik Ödülleri Töreni, 6 Kasım'da, 2008 Kültür Başkenti seçilen Liverpool'da gerçekleştirilecek.

"70'lerden 2000'lere Türkçe Pop" devam ediyor!

"Benim Gönlüm Sarhoştur, Yıldızların Altında" demeye,
"Öyle Sarhoş Olsam ki" demeye ya da "Bim Bam Bom" diyerek aranjman yıllarını hatırlamaya, "Ateşini Yolla Bana" şarkısıyla yeni jenerasyon pop parçalarını
dinlemeye veya "Seveceğim, Gezeceğim" diyerek "Şinanay da Yavrum Hopa Şinanay" la eğlenmeye varım diyorsanız bu party tam size göre!

İster yetmişli yıllardan Ajda Pekkan, Füsun Önal, Cici Kızlar ve Yeliz klasikleri, ister 80 li yıllardan Sezen Aksu, M.F.Ö, Erkin Koray ve Nilüfer klasikleri ve 90lı yıllarda patlayan türkçe popun en sevilen örnekleriyle Kenan Doğulu, Burak Kut, Mustafa Sandal, Zerrin Özer, Cartel, Serdar Ortaç, Mirkelam, Tarkan, Yaşar ve 2000lerin taptaze isimleri Bengü, Gripin, Demet Akalın, Emre Aydın, Gülşen, Şebnem Ferah, Hande Yener, Duman ve daha fazlası....

Bunların hepsi bir füzyon olarak 30 Ağustos Cumartesi akşamı Studio Live Aziza'da olacak ve gelenler sabahın ilk ışıklarına kadar bu coşkuyu yaşayacak!

Gecenin Dj leri ise bir oldies ustası DJ Hakan Küfündür ve Tamba Tumba programıyla radyolardan tanıdığınız
DJ Olcay Tanberken...

Biletler Biletix'de ve Parti Gecesi Studio Live Gişesinde!

0216 556 98 00

TARİH: 30 Ağustos Cumartesi
YER: STUDIO LIVE AZIZA
GİRİŞ: 15 YTL
ADRES: "Studio Live Aziza", Sakızağacı Cad. No: 33/4 Beyoğlu,Istanbul
(Ağa Camii nin sağından 100 m aşağıda)
Tel : 0212 244 77 12

27 Ağustos 2008 Çarşamba

10 şarkıya 200 bin dolar

Ferhat Göçer, Sezen Aksu şarkıları için 200 bin doları gözden de cepten de çıkardı...Her albümünden banko bir hit çıkarma başarısını alışkanlık haline getiren Ferhat Göçer, aralarında “Sen Ağlama”, “Haydi Gel Benimle Ol” gibi şarkıların da bulunduğu 10 tane Sezen Aksu şarkısına 200 bin dolar ödedi… Bu şarkıları tek bir albüm için yeniden yorumlayacak olan Ferhat Göçer'in bu albümü büyük bir proje olarak gördüğü konuşuluyor…

Sinemada oynayacaklar

Habertürk'te Saba Tümer'in programına konuk olan Hepsi kızları, kısa bir süre önce basında yer alan ve kendilerine Eurovision'la ilgili teklif geldiği haberlerinin doğru olmadığını söylediler. Grup üyelerinden Cemre "Çıktığımızdan beri her sene basında Eurovision'a gidiyoruz ve hiç bizim haberimiz olmuyor" diyerek herhangi bir teklif almadıklarını söyledi. "Biz bu haberlerin çıkmasına da seviniyoruz çünkü Tükiye'nin bizi böyle bir göreve layık görmesi çok güzel" diye konuşan Gülçin, böyle bir teklif gelmesi karşısında "Kalbimiz istese de mantığımız hayır der" diyerek Eurovision'a pek de sıcak bakmadıklarını ancak olur da giderlerse şarkılarının yarısının İngilizce yarısının da Türkçe olmasından yana olacaklarını söyledi.

Yurtdışından teklif almışlar
Yurtdışından müzikal teklifi aldıklarını söyleyen Hepsi grubu kızları, projenin ayrıntılarına girmeden "Gerçekten heyecan verici isimlerin olabileceği üzerine konuşuluyor. İnşallah olur diyoruz" açıklamasını yaptılar.

Sinemada oynayacaklar
Bir sinema filmi teklifi aldıklarını anlatan Hepsi kızları, bir süre önce oynadıkları dizideki gibi kendilerini oynamayacaklarını ve bambaşka karakterlerle seyircilerin karşısına çıkacaklarını anlattılar. Film hakkında pek fazla detaya girmemeye özen gösteren Hepsi grubu, Eylül sonunda çekimlerin başlayacağını ve Ocak sonu Şubat başı gibi de vizyona gireceğini belirttiler. İstanbul dışında çekilecek filmin ismi ise daha sonra belli olacak.

26 Ağustos 2008 Salı

Dedikodu sezonu açıldı!

Her yıl yaz sonlarına doğru hareketlenen ve Eylül-Ekim gibi de hız kazanan Eurovision'a kim gidecek dedikoduları bu yıl da zamanlamasından şaşmadı. Sabah gazetesinin haberine göre TRT 2009'da Moskova'da gerçekleşecek olan Eurovision'a Hepsi grubu ya da Gökhan Özen'le gitmeyi planlıyor. İşte o haber: TRT 18-19 Mayıs tarihlerinde Rusya'da gerçekleşecek olan 54'üncü Eurovision Şarkı Yarışması için Hepsi grubuna ve popçu Gökhan Özen'e teklif götürdü. Hepsi grubu ve Gökhan Özen, teklife henüz yanıt vermedi. Her sene yapılan 'Şarkı Türkçe mi olsun, İngilizce mi?' tartışmalarının bu sene de yaşanacağını söyleyen grup üyeleri teklifle ilgili "Hala düşünüyoruz" derken Gökhan Özen ise, "Ülkemi en iyi şekilde temsil etmek isterim. Düşünüyorum, görüşmelerimiz sürüyor" dedi.

25 Ağustos 2008 Pazartesi

Kenan Doğulu: "Büyüdükçe küçülmeye çalışıyorum"

Bir marka olduğunu kabul etmeyen Kenan Doğulu 'Ben büyüdükçe küçülmeye çalışıyorum' dedi. Kenan Doğulu, son günlerde hayli kilo vermesini spora ve reflüye bağladı. Doğulu, "Koşmaya başladım spor yapıyorum onun için kilo verdim. Bir de reflüm var. Maalesef bir mide hastalığı. O insanın iştahını kaçırıyor. Çoktandır adam gibi yemek yiyemiyorum" diye konuştu. Artık bir marka olduğu ile ilgili sözler üzerine Doğulu, "Ben öyle çok iddialı lafları sevmiyorum. Daha yolun başındayım diye düşünüyorum. Büyüdükçe küçülmeye çalışıyorum. Küçüldükçe içimi genişletmeye çalışıyorum. Onun için acelem yok. Yavaş yavaş daha güzel yerlere gelmek istiyorum" dedi. Kardeşi Ozan Doğulu'nun küçük kızı Arya için bir şarkı yazdığını da söyleyen Doğulu, "Yazmaya başladım ama daha net değil. Göreceğiz, albüme girecek kadar içime sinerse mutlaka olacak ama her koşulda onun için yeni bir şarkı yapacağım zaten. Çünkü o bizim yeni melodimiz" açıklamasını yaptı.

En ‘pis’ konserini verecek

250 kişilik ekibiyle turneye çıkan Madonna’nın kiraladığı jet, çevrecileri kızdırdı. 45 konserlik bir turneye çıkan ünlü ismi ve ekibini taşıyacak jetin 460 ton karbon üreteceğini iddia eden çevre gönüllüleri Madonna’yı topa tuttu. Şarkıcının turne boyunca 250 kişilik bir ekibini ve 1635 ton yükünü taşıyacak olan jetin sebep olacağı çevre kirliliğinin ülke genelinde 160 kişinin bir yılda yaratacağı kirliliğe eşit olduğu söylendi.Çevre gönüllüsü John Buckley “Bir yıldız bile olsa dünyayı bu kadar kirletmeye hakkı yok” dedi. Madonna’nın jeti 45 konser için tam 37 kez Londra’dan havalanacak. Çevreci kimliğiyle her zaman övünen Madonna, küresel ısınmaya dikkat çekmek için geçtiğimiz yıl düzenlenen bir konserde “Eğer dünyayı kurtarmak istiyorsanız aşağı yukarı zıplamanız lazım” demişti.

Minik Serçe seneye Madonna olacak

Pop müziğinin divası Madonna, Türk popunun ünlü ismi Sezen Aksu’ya ilham verdi. Önceki akşam İstanbul’daki Turkcell Kuruçeşme Arena’da sahne alan Minik Serçe gelecek yıl tarzını değiştereceğini söyledi. Aksu, geçtiğimiz günlerde 50’inci yaş gününü kutlayan, kendisinden dört yaş küçük Madonna gibi sutyen takıp sahne alacağını duyurdu.

Teoman'a Altın CD

Avrupa Müzik ile 5 yıldır çalışan Teoman’a altın CD hediye edildi. Teoman 'a, Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi'nde verdiği "Paramparça Senfoni" konseri öncesinde, Avrupa Müzik Genel Müdürü Cengiz Erdem tarafından Teoman – Avrupa Müzik işbirliğinin 5. yılını doldurması nedeniyle "En güzel Hikâyem" albümünün altın CD'si hediye edildi. Oldukça heyecanlanan sanatçı, ""En Güzel Hikâyem" benim en sevdiğim albümümdü ve bu anlamlı sürpriz beni çok mutlu etti. Aslına bakarsanız bu albüm benim en çok sevdiğim ama en az satan albümüm aynı zamanda." dedi.
Teoman'ın Avrupa Müzik etiketiyle yayınlanan albümleri:
2008 - "Söz Müzik Teoman"
2007 - "Teoman & Bülent Ortaçgil Konserler"
2006 - "Renkli Rüyalar Oteli"
2004 - "En Güzel Hikayem"
2003 - "Teoman - Remiksler"

Dünyanın en çok kazanan 20 hip-hopçusu

Forbes dergisinin yaptığı bir araştırmaya göre geçtiğimiz yılın en çok kazanan 20 hip-hopçusunun servetleri dudak uçuklatıyor. 50 Cent'in 150 milyon dolarla birinci olduğu listede bazı isimler sizi sıralamada bulundukları yerleriyle şaşırtabilir. Forbes’in listesinde In Da Club ve Candy Shop gibi hitlerin sahibi 50 Cent’i Beyonce’un sevgilisi Jay-Z 82 milyon dolarla takip ediyor. İşte dünyanın en çok kazanan 20 hip-hopçusu:

1) 50 Cent - 150 milyon dolar
2) Jay-Z - 82 milyon dolar
3) Diddy - 35 milyon dolar
4) Kanye West - 30 milyon dolar
5) Timbaland - 22 milyon dolar
6) Pharrell Williams - 20 milyon dolar
7) Swizz Beatz - 17 milyon dolar
8) Snoop Dogg - 16 milyon dolar
9) Dr. Dre - 15 milyon dolar
10) Ludacris - 14 milyon dolar
11) T.I. - 13 milyon dolar
12) Lil Wayne - 13 milyon dolar
13) Eminem - 12 milyon dolar
14) Common - 12 milyon dolar
15) Akon - 12 milyon dolar
16) Jermaine Dupri - 11 milyon dolar
17) Lil Jon - 11 milyon dolar
18) Outkast - 10 milyon dolar
19) Chamilyon dolarare - 10 milyon dolar
20) The Game - 10 milyon dolar

Fanlığın sınırı yok!

Sanatçı fan kulüpleri yıllar içinde öyle gelişti ve yol katetti ki, akla gelmeyen aktivitelerle hayran olunan sanatçıları şaşırtmaya devam ediyorlar. Gülben Ergen'in fanları yaptıkları her aktiviteyi kameraya çekip, kurdukları internet sitesinde bunları yayınlıyor. Farklı yaş gruplarından oluşan Gülben Ergen Fan Kulüp üyeleri üç yıl önce Gülben Spor ve Ergen Spor adında iki takım kurdu. Önceki gün de fan kulüp üyeleri karşı karşıya geldi ve 5'inci maçlarını yaptı. Bu maçta en çok golü atan kişiye Gülben Ergen'in yeşil şapkası hediye edildi. Yaptıkları aktivitelere katılamayan diğer fan kulüp üyeleri ile Gülben Ergen'in de izleyebilmesi için maç kameraya kaydedildi. Bu görüntüler 'www.gulbenergenfanclup.com' adresli internet sitesinde yayınlanıyor.

Yaz aşkı diye bir şey yok

Pop müziğin parlayan yldızı Özgün “Yaz aşklarına inanmıyorum“ diyor. Türkçe popta yeni bir efsane olmaya doğru hızla ilerleyen, genç ve yetenekli sanatçı Özgün, 2009 başında çıkaracağı yeni albümünün hazırlık çalışmalarına devam ediyor. İlk albümü Elveda’nın ardından yayımladığı ikinci albümü Nöbetçi Aşık’la birlikte tam 10 hit parçaya imza atarak adeta bir rekora koşan sanatçı, bu yazın aşk sarhoşlarını şaşırtacak açıklamalar yaptı. Yaz aşklarına inanmadığını ve bu durumun tensel aşktan ileri gidemeyen, gelip geçici bir heves olduğunu düşünen Özgün, kendisi için asıl önemli olanın ruh güzelliği ve karakterlerin karşılıklı olarak uyuşması olduğunu söylüyor.

Romanya'da star oldu

Dubai'ye satılan "Gümüş" dizisinden sonra Romanya'ya satılan "Haziran Gecesi", Özcan Deniz'in Romanya'da büyük bir hayran kitlesine sahip olmasına neden oldu. Deniz'e olan bu ilgiyi değerlendiren Coşkun Sabah, Romanya'daki işlerinin yanısıra bir Özcan Deniz konseri düzenledi. Ünlü sanatçı, bu konser için Ekim ayında Romanya'da sahneye çıkacak.

Teşekkürler İstanbul

The Humanity World Tour kapsamında 15 yıl aradan sonra Türkiye'ye gelen Scorpions, Parkorman'da unutulmaz bir konser verdi. Grup hayranlarının hatrını "Nasılsınız" diye Türkçe sordu. Grup, sanki bir daha gelemeyecekmiş gibi hayranlarına baget ve pena fırlatırken, 5 şarkılık bisleri ise çok konuşulacak türdendi. Scorpions'un öngrubu ise Element'di.

23 Ağustos 2008 Cumartesi

Yollar ayrılıyor mu?

Şafak Karaman'ın Kanaltürk için hazırlayıp sunduğu '"Müzik Dergisi'"ne konuk olan Hande Yener, Şafak Karaman'ın '"Erol Köse ile aranda bir problem mi var?'" sorusuna tepki gösterdi. Ünlü sanatçı soruya '" Başkaları ile ilgili hiç konuşmak istemiyorum, biz müzik ile alakalı olanlarla konuşalım. Benim albümlerim Erol Köse ile hiç görüşülmeden yapılıyor. Bitiyor, proje basılıyor. İlişkimiz bundan ibaret. Sözünü ettiğin kişinin benim albümümle hiçbir alakası yok'" cevabını verdi. Hande Yener, Şafak Karaman'ın "Peki Erol Köse ile aranızda bir iletişim bozukluğumu var?" sorusuna ise '" Hiçbir iletişim yok diyelim. Hem biz Erol'dan bahsedeceksek müzik ile ilgisi olan ve albüme imza atan Erol Temizel'den konuşalım" diye sert yanıt verdi.

Popçulara benzemem

Önceki akşam Rumeli Hisarı'nda sahneye çıkan Ferhat Göçer, konser öncesi pop müzik sanatçılarına laf attı. Ünlü sanatçı, gazetecilerin "Neden kostümleriniz diğer sanatçılarınki gibi pırıltılı değil?" sorusuna şu yanıtı verdi: "Ben, asla diğer popçular gibi renkli ve pırıltılı elbise giymem. Bu hem yaptığım müziğe hem de kendi tarzıma ters düşer. Gerçi kız arkadaşım da benim renkli giyinmemi istiyor ama ben böyle giyinmeyi seviyorum."

21 Ağustos 2008 Perşembe

Madonna'yı Madonna yapan 30 gerçek!

Tartışmasız, son 26 yıldır pop müziğin divası olan, dünyadaki akımları belirleyen, yaptığı her işle olay yaratan, medyanın ilgi odağı, gönüllerin kraliçesi Madonna; artık 50 yaşında. Esquire dergisi yeni albümü 'Hard Candy' ile yine listeleri zorlayan bu 50'lik çıtırın hayatını mercek altına aldı. İşte Madonna'yı Madonna yapan 30 neden:

1 Müzik piyasasına 1982 yılında 'Everybody' şarkısıyla adım attığı ilk günden beri; sürekli kendini, müziğini ve stilini yenilemeyi başardı. Dünya trendlerine hep yön verdi.

2 Diğer kadınlar kusursuz olmak için defalarca bıçak altına yatarak kendilerini yenilerken o, kendisini diğerlerinden farklı kılan seyrek dişlerinden ve kemerli burnundan hiç vazgeçmedi.

3 Çocukken başladığı dans kariyerini asla bırakmadı; sahne şovlarına, dans ve mizansenler eşliğinde teatral bir hava kattı. Ondan önce konserlerde görsel şov yapmak gibi bir durum söz konusu değildi.

4 Yapılan tüm eleştirilere rağmen vücut çalışmayı asla bırakmadı. Kadınları 'fit' ve 'seksi' kavramlarıyla tanıştırdı.

5 1978 yılında New York'a geldiğinde, cebinde sadece 35 dolar vardı ve hayat hakkında hiçbir bilgisi yoktu. Ama o, bu deneyimi bir başarı öyküsüne çevirmeyi bildi.

6 Diğer Hollywood yıldızları tek skandalla yıkılırken, o yarattığı her sansasyondan yararlanmayı, her skandalda daha da güçlenmeyi bildi. New York'a geldiği ilk yıllarda, Jon Lewicki'nin yönettiği 'A Certain Sacrifice' adlı porno filmde oynadığı star olduktan sonra ortaya çıktığında, kısa sürede piyasadan silinip gitmesi ve basına bir pişmanlık açıklaması yapması bekleniyordu. O ise böyle işlere hiç bulaşmayarak, "Her yaptığımın arkasındayım" dedi ve bu güvenli tavrını kariyeri boyunca sürdürdü.

7 Toplumun ve popüler kültürün kadınlara bakış açısını hep sorguladı ve her anlamda özgür bir kadın imajı yarattı. 1984'te 'Like a Virgin' albümünü yayınladığında, bekareti topa tutup; kadınların bekarete bakışını sorguluyordu.

8 Asla sanatın bir dalıyla yetinmedi. Dansçı olarak başladığı kariyerine oyunculuğu da ekledi.

9 Kariyeri boyunca neredeyse tüm şarkılarını kendisi yazdı.

10 1984 yılında tanıştığı ünlü oyuncu Sean Penn ile dillere destan bir aşk yaşadı ve 5 yıl evli kaldı. Bu aşkın, Penn'in Madonna'yı dövmesi sonucu son bulduğu söylense de Madonna, boşandıktan sonraki ilk albümü olan 'Like a Prayer'daki 'Till Death Do Us Part' adlı şarkısını Penn'e ithaf etti ve magazin basınının onları ne denli yıprattığını açıkladı.

11 Kariyeri boyunca hiçbir olumsuz eleştiriden korkmadı. 'Like a Prayer' adlı şarkısının klibinde, bir kilisede yanan ateş önünde, elinde stigmatalarla dans edip zenci bir İsa'yı öperken de korkusuzdu. İtalyan asıllı bir Katolik olan Madonna, bu klibin ertesinde Katolik Kilisesi tarafından aforoz edildi ama yılmadı. Bir sonraki klibi 'Express Your Self'te Vatikan'ı daha vahşi sahneler bekliyordu! Bu klipte, Madonna zincirlere vurulmuş ve çırılçıplak görünüyordu.

12 Üstün zekalı olduğu biliniyordu. Bir zeka testi, IQ'sunun 140 olduğunu gösterdi.

13 Tuhaf giysilerin moda olmasını sağladı. 'Vogue' şarkısının klibinde giydiği, iki huniyi andıran sutyeni de bunlardandı.

14 1992 yılında; lezbiyenlik, sado-mazo, homoseksüellik gibi fantezilerin vurgulandığı ve içinde pornografik fotoğraflarının bulunduğu kitabı 'Sex'i yayımladı.

15 'Erotica' albümünün aynı adlı şarkısının klibinde, neredeyse çırılçıplak görünerek dünya müzik sektöründeki kadınların üzerindeki sahte edep perdesini attı. 'Erotica' klibi, MTV'de sadece gece yarısından sonra yayımlandı.

16 1994 yılında 'Late Show with David Letterman' adlı programa katıldığında, canlı yayında olmasına rağmen 'fuck' (becermek) kelimesini tam 13 kez kullandı. İnsanlar ona bu davranışlarından ötürü kızsa da, başarılı bir sanatçı olduğu için her zaman mazur görüldü.

17 Art arda gelen seks temalı çalışmalarından sonra, kendini bu şekilde var ettiğini ve ucuz bir kadın olduğunu iddia edenlere, 1995 yılında 'Human Nature' (İnsan Doğası) adlı şarkısıyla cevap verdi. Şarkıda, "Pardon seksten söz etmemem gerektiğini bilmiyordum... Pişman değilim, bu insan doğası! Pisliklerinizi üzerime atmayın çünkü ben fahişeniz değilim!" diyordu.

18 1996 yılında, tüm Arjantin'in ayaklanarak kendisini topa tutmasına rağmen, 'Evita' filminde Eva Peron rolünü büyük bir başarıyla canlandırdı ve 'En İyi Kadın Oyuncu' dalında 'Golden Globe' ödülü aldı. Aynı film için bestelediği 'You Must Love Me' adlı şarkı Oscar Ödülleri'nde 'En İyi Film Müziği' ödülüne layık görüldü.

19 Yine 1996'da, kızı Lourdes Maria'yı dünyaya getirerek hem erkeklerin ağzını bir karış açık bırakan bir ilahe, hem de anne olabileceğini ispatladı. Kadınlar çocuk sahibi olmaya o günden sonra daha sıcak bakmaya başladı.

20 Hamileliğinden sonra kilolarını kolay kolay veremeyeceği ve kariyerinde düşüşe geçeceği iddia edilse de, kızının doğumundan sonra kendini yeniledi. 'Ray of Light' adlı albümü, tüm dünyanın Uzakdoğu felsefesine ilgi duymasını sağladı. Bu albümde onu daha dingin ve siyah saçlarıyla daha Doğulu gördük.

21 Sürekli değiştiği iddia edilen dini inançları ve son olarak benimsediği Yahudi kökenli 'Kabala' öğretisi hakkında; "Tanrıya inanıyorum ama sorular sormayı asla bırakmayacağım" diyerek, durumunu kısa yoldan özetledi.

22 2000 yılında, fırtınalı aşk hayatından sıyrılarak İngiliz yönetmen Guy Ritchie ile evlendi ve kısa süre sonra ikinci çocuğu Rocco'yu dünyaya getirdi.

23 Tüm dünyada, adı anılınca akla ilk etapta seks gelen yegane kadın oydu. Bu nedenledir ki 2001 yılında 'Madonna' adında bir prezervatif markası piyasaya sürüldü.

24 2002 yılında, 20. James Bond filmi 'Die an Other Day'de (Başka Gün Öl) rol aldı ve film için aynı adlı şarkıyı besteledi. Bu şarkı, dünya müzik tarihinin en iyi 100 şarkısı arasına girdi ve 'En Orijinal Film Müziği' ödülünü aldı.

25 Irak Savaşı'nın başladığı günlerde 'American Life' şarkısının klibiyle ABD'de büyük olay yarattı. Çektiği ilk klipte savaş görüntülerine yer veren Madonna, bu klibin savaşa giden askerlerin psikolojisini bozacağını düşünerek yeni bir klip daha çekti. Bu kez, arkasından dünya ülkelerinin bayrakları s ırasıyla geçerken asker üniformasıyla; "Ne Hıristiyanım ne de Musevi. Amerikan rüyasının dışındayım. Bu; bir hiç" diyordu. 'American Life' albümü, ABD radyoları ve televizyonlarınca boykot edildi ve en az satan Madonna albümü oldu. Ama bu, şarkılarının dünya listelerinde bir numaraya yükselmesini engellemedi.

26 2003 yılında, MTV Video Müzik Ödülleri'nde, tarihe kazınan fotoğrafa imza attı. 'Like A Virgin'i Christina Aguilera ve Britney Spears ile beraber seslendiren Madonna, onları dudaklarından öperek magazin basınının gündemini meşgul etti. Gençlere hep destek verdi. En büyük rakibi Britney Spears ile Spears'ın 'Me Against The Music' şarkısında düet yaptı.

27 2006'da, 'Yılın En Başarılı Uluslararası Kadın Sanatçısı' ödülünü alan en yaşlı kadın sanatçı olarak Guinness Rekorlar Kitabı'na girdi.

28 2006'da yardım kampanyası için gittiği Malawi'de, David Banda adlı yerli çocuğu evlat edindi.

29 Geçtiğimiz günlerde 11. solo albümü 'Hard Candy'i piyasaya sürdü. Kusursuz fiziğiyle 50 yaşın sınırlarını yeniden çizdi.

30 Toplam 200 milyon albüm satarak 'Albümü En Çok Satan Kadın Şarkıcı' unvanıyla Guinness Rekorlar Kitabı'na girdi.

Sezen'in Canosu sıcak kurbanı

Sezen Aksu 'Cano'sunu kaybetti! Cano'nun aşırı sıcaklar nedeniyle kalp yetmezliğinden ani ölümü sonrası yıkılan Aksu'yu, yakınları teselli etmeye çalışıyor. Ünlü sanatçının hiç yanından ayırmadığı, konserlerinde sahneye bile çıkardığı Golden Retriever cinsi köpeğini önceki gün gözyaşları içinde Kanlıca'da bir yere gömdüğü söyleniyor. Bu arada Cem Yılmaz'ın köpeği İnu'nun da Cano gibi sıcaktan öldüğü ortaya çıktı.

İNU'YU ASSOS'A GÖTÜRÜYORDU
Cem Yılmaz, üç yıl önce Assos'a giderken İnu'yu cipinin kafesli bölümüne koymuş. Yolda hiç mola vermeyen Yılmaz, Assos'a geldiğinde 4 yaşındaki İngiliz Bulldog'u köpeğinin ölüsüyle karşılaşmış. Şovmen Beyaz da Cano'nun ölümü sonrası köpeği Kızım'ı arabada taşırken dikkatli olacağını söyledi.

Kosova'da Musti rüzgarı

Türk Pop Müziği'nin ünlü isimlerinden Mustafa Sandal, konser vermek için bu kez Kosova'ya gidiyor. Şarkıcının 24 Ağustos Pazar akşamı Kosova'nın başkenti Priştine'deki stadda vereceği konsere katılımın büyük olacağı ve binlerce Kosovalı'nın konsere akın edeceği tahmin ediliyor.

BİLETLER 15 EURO!
Sandal hayranlarının şimdiden yoğun ilgi gösterdiği konser için caddeler ve bilboardlar, şarkıcının posterleriyle süslendi. Kosovalılar, bağımsızlık sonrası ilk kez bir Türk sanatçının bölgeye geldiğini ve bu yüzden de çok mutlu olduklarını söyledi. 15 Euro'dan başlayan konser biletlerine de ilginin çok yoğun olduğu öğrenildi. Eşi Emina'nın Boşnak olması nedeniyle konsere Boşnaklar'ın da yoğun ilgi göstereceği sanılıyor.

Kraliçe'den övgü aldı

Yeni albümü 'Mevlana'dan Çağrı' ile beğeni toplayan new-age müziğin usta ismi Can Atilla, İngiltere Kraliçesi Elizabeth'in kendisinden albüm istediğini söyledi. 13 Mayıs'ta Türkiye'ye gelen Kraliçe'ye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından takdim edildiğini söyleyen Atilla, kendisini çok mutlu eden diyaloğu şöyle anlattı:

CEVABI ÇOK ŞAŞIRTTI
"Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde Elizabeth onuruna verilen davette müzik yaptım. Daha sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, beni Kraliçe ile tanıştırdı. Kraliçe'ye 'İzin verirseniz size albümlerimi hediye etmek istiyorum' dedim. Aldığım cevapla şok oldum. Elizabeth; 'Bende albümleriniz var. Yenisini hazırlarsanız onu gönderin' deyince çok mutlu oldum."

ADRESİNİ ALDI
'Mevlana'dan Çağrı-Dans Müziği' adlı yeni albümünü tamamladıktan sonra geçtiğimiz günlerde İngiltere Konsolosluğu'na gittiğini belirten Can Atilla, şunları söyledi: "Kraliçe'ye hediye göndermenin prosedürlerini öğrendim. Konsolosluk görevlileri, Kraliçe'nin posta adresini vererek hediyesinin eline ulaşacağını söyledi. Ben de güzel bir paket yaparak albümü postaya verdim."

19 Ağustos 2008 Salı

Eurovision’da İngilizce söylemediğime pişmanım

"Aç Telefonunu" adlı şarkıyla listelere hızlı bir giriş yapan, yeni albümünü de eylül ayında piyasaya çıkaracak olan Sibel Tüzün, herkesten uzakta yaşadığı aile hayatı, yelkene olan tutkusu ve Eurovision’a dair "BeniMTV’m" programına ilginç açıklamalar yaptı.

Yeni albümünün eylül ayında piyasada olabilmesi için ekip olarak çok sıkı çalıştıklarını, fakat hiçbir şeyin aceleye gelmesini istemediğini söyleyen Tüzün, buna rağmen yaz için iddialı olabilecek olan iki şarkılık bir single çıkarmaktan da geri kalmadı. Son albümü için dünyaca ünlü müziyenler Marcus Brosh ve Toni Cottura ile çalışan Sibel Tüzün, herşeyin içine sindiğinin özellikle altını çizdi. Eurovision Şarkı Yarışması hakkında da çarpıcı açıklamalarda bulunan genç şarkıcı, yarışmaya İngilizce sözlü bir şarkı ile katılmadığı için pişman olduğunu söyledi: "Eurovision askerlik gibi bir görevdir. Türk Pop Müzik sanatçısı için zorunludur. Kariyeri adına yapmayanlar var ama çok güzel bir deneyim. Katıldığım için değil, sonuç açısından üzgünüm. Keşke bütün kavgalara rağmen şarkıyı İngilizce söyleseydim. Sonuç çok farklı olacaktı. Eurovision’a giden herkes zedeleniyor ama biz gitmeyeceksek kimler gitsin? Zaten sahnede detone olmadan şarkısını söyleyecek taş çatlasın 10 kişiyiz. Biz gitmezsek kim gidecek? Pişman değilim. Eurovision, müzisyenin kendisini göstermesi için çok iyi bir platform. Eurovision, seni seven ve destekleyen insanlara bir teşekkürdür. Evet, risk alıyorsun ama bu insanlar eğer Tarkan’ı görmek istiyorlarsa bence Tarkan gitsin."

"Burcu Güneş On The Club"

Türk Pop Müziği'nin güçlü yorumcularından Burcu Güneş, "Ben Ateş Ben Su" isimli son albümünde yer alan 5 şarkının remixinden oluşan, "Burcu Güneş On The Club" isimli remix albümüyle müzik marketlerde yerini almaya hazırlanıyor. Toplam 12 şarkının bulunduğu albüm, 18 Ağustos'ta Seyhan Müzik etiketiyle sunulacak. Daha önce de çeşitli defalarca medya tarafından karşılaştırılan Burcu Güneş ve Sertab Erener'in hayranları arasında ise bu kez başka bir tartışma gündemde. Geçtiğimiz yıl "Sertab Goes to the Club" adıyla bir remix albüm hazırlayan Sertab Erener'in hayranları Burcu Güneş'in de benzer bir isimde albüm çıkarmasına tepkili.

İşte albümde yeralan şarkılar:

1.Olmazsan Olmaz - Latino Mix
2.Maske - House Mix
3.Kaybol Benle - H20 Mix
4.Bu Gece - Electro Mix
5.Yalan - Electro Mix
6.Feel Your Love - Olmazsan Olmaz - Latino Mix
7.Kaybol Benle - Club Mix
8.Yalan - Space Mix
9.Bu Gece - Ethno Mix
10.Maske - Radio Edit
11.Kaybol Benle - Radio Edit
12.Bu Gece - Radio Edit

17 Ağustos 2008 Pazar

Dikkat Eylem var

Eylem'in 2.solo albümü "1 SONRAKİ (NEXT)" 4MART Müzik etiketi ile tüm müzik marketlerde yerini aldı. İlk albümü "Aman" ile 100.000 satış rakamını geçerek Altın Plak ödülü alan Eylem, bu albümünde ilk albümünün satış rakamını geçmeyi hedefliyor. Albümün ilk klibi çıkış şarkısı olan "Güle Güle'ye çekildi. İngiltere'de gerçekleşen klip çekimlerinde Eylem, kameralar karşısına "Kırmızı Başlıklı Kız" olarak çıktı.

Nerede o eski şarkı yarışmaları

Suat Suna, şarkı yarışmaları için " Şimdi yalnızca gündem yaratmak, menfaat için yapılıyor" dedi. Elfin Yüksektepe'nin sunduğu TRT 2'deki "Boğaziçi’nden" programına konuk olan Suat Suna, şarkı yarışmalarını eleştirdi. Suna, "Eski yarışmaların mantalitesi çok farklıydı. Mesela ben Pop Show 93 diye bir yarışma kazanmıştım. O bir beste yarışmasıydı. Güncel ve birkaç ayda tüketilecek starlar çıkarmak yerine, 'Topluma nasıl daha iyi şarkılar kazandırırız' diye düşünülüyordu. O yarışmaların ülkeye daha çok faydası oluyordu. Şimdilerde birçok kanaldaki yarışmalar, yalnızca gündem yaratmak, ticari ve televizyonların kısa vadede menfaat sağlamalarına fayda sağlamak için yapılıyor. Bu yüzden bu yarışmalarda birinci olanları da sağda solda pek göremiyorsunuz" dedi. Suna, kaliteli yarışmaların gençler için çok önemli olduğunu ve devlet tarafından desteklenmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.

Müzikal gece

Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu son yılların en renkli etkinliklerinden birine ev sahipliği yaptı. Ünlü sanatçıları aynı sahnede buluşturan "Rock on Broadway", binlerce kişi tarafından ayakta alkışlandı.

Herkes rock'çı oldu
"Rock on Broadway" müzikali, farklı müzik türlerini seçmiş çok sayıda sanatçıyı aynı sahnede buluşturdu. Burak Kut'un "We Will Rock You" müzikalinden şarkılar yorumladığı gecede Hande Yener, Meyra, Fadik Sevin Atasoy, Irmak Ünal ve Pamela da müthiş performanslarıyla müzik severlerin karşısındaydı. Gecede "Jesus Christ Superstar", "The Wall", "Chicago" gibi önemli müzikallerden parçalar söylendi.

Zor ama keyifli iş
Gösteri saatinden önce basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Fadik Sevin Atasoy, "Zor ama keyifli bir iş yapıyoruz. Keşke daha büyük bütçelerle daha büyük prodüksiyonlar sahneye koyabilsek" dedi.

Hande Yener ise bunun ilk müzikal deneyimi olduğunu belirterek şöyle konuştu: "Çok iyi olacak çünkü dersime çalıştım. Daha çocuk gibiyim, her gün her şeye yeniden başlıyor gibiyim."

Hande Yener, gecede "Moulin Rouge" müzikalinin en bilinen şarkısı "Roxanne"i seslendirdi. Irmak Ünal, "Chicago" müzikalinde Rennee Zellweger'ın canlandırdığı Roxie karakteri ile sahnedeydi. Fadik Sevin Atasoy, kocalarını öldürdükleri için hapishanede olan 6 kadının hikayesinin anlatıldığı "Chicago" müzikalinden "Cell Blok Tango" adlı şarkıyı okudu ve aynı gösteride 6 ayrı kadını canlandırarak bir ilke imza attı. Geçen yıl sahnelenen müzikalde rol arkadaşı Demet Evgar ile sevgiliyi canlandıran Pamela, bu şovda da kendinden söz ettirdi. Sanatçı, "Chicago", "The Wall", "Queen" gibi önemli müzikallerin şarkılarını yorumladı.

"Burası evimin bahçesi"

Rumeli Hisarı’ndaki konseri için evindeki dekorun aynısını sahneye kurduran Gülben Ergen, “Burası evimin bahçesi sizler de, çiçeklerimsiniz" diyerek hayranlarına seslendi. Ünlü sanatçı, konseri öncesi yaptığı basın toplantısında Rumeli Hisarı’nın ayrı bir atmosferi olduğunu belirterek, “Rumeli Hisarı konserlere kapatılacakmış. Kapatılmaması için Facebook’da bir sayfa açalım” dedi. Bileti olmadığı halde konseri izlemeye geldiği için merdivenlerde oturan merdivenlere oturan Odabaşı'nı gören Ergen, “Orda ne işin var. Gelsene yakınıma. Bak burada boş yer var” dese de ikna edemedi.

SEKİ KAPIDA KALDI

Gülben Ergen’e sürpriz yapmak için habersizce Rumeli Hisarı’na gelen Deniz Seki, davetiyesi olmadığı için güvenlik tarafından içeri alınmadı. Kısa süren tartışmanın ardından içeri alınan Seki, Ergen’i kuliste ziyaret edip olayı anlattı. Bunun üzerine Gülben Ergen, repertuvarını değiştirerek Seki’den aldığı “O Zaman” adlı şarkıyı ilk sıraya alarak arkadaşına jest yaptı. Seki, çıkışta da aracını park eden kahyayı bulamayınca uçağa yetişmek için otomobilini orada bırakıp taksiye binmek zorunda kaldı.

8 Ağustos 2008 Cuma

Müziğin ustaları doğa için 'Uyan'dı!

Türkiye'nin megastarı Tarkan, Doğa Derneği'ne destek vermek için 'Uyan' isimli bir şarkı hazırladı. Ünlü şarkıcı, parçanın sözleriyle içinde bulunduğumuz tehlikeye dikkat çekerek, birlik çağrısı yaptı.

KAYITLARI TAMAM!
Tarkan'ın, bu girişimine kayıtsız kalmayan Orhan Gencebay da ona destek vererek 'Uyan'a sazıyla ve sesiyle eşlik etti. Şarkının son dizesini birlikte söyleyen Tarkan ve Orhan Gencebay, Doğa Derneği'nin en temel ilkesinin altını çiziyor: 'Herşey mümkün eğer inanırsan'. Stüdyo kayıtları tamamlanan 'Uyan' adlı şarkı eylül ayında Doğa Derneği'nin çıkardığı 'Doğa' dergisinin ilk sayısıyla birlikte armağan edilecek.

Şarkının gazına kimse gelmez

İsmail YK, şarkının 'gençlerin trafik kazası yapmasına neden olabilir' eleştirisine yanıt verdi. "Baz Gaza" şarkısıyla listelere hızlı giriş yapan İsmail YK, şarkının 'gençlerin trafik kazası yapmasına neden olabilir' eleştirisine şu yanıtı verdi: "Aklı başında olan bir insan, o şarkının gazına gelip gaza basmaz. Zaten o niyette olan biri, o şarkıyı dinlemese de basar gaza."İsmail YK... Eleştiriliyor, tuhaf karşılanıyor ama şarkıları gaza basıp yoluna devam ediyor. Dinleyicilerle arasında aşk-nefret ilişkisi var sanki. Yazın kavurucu sıcağında bile vazgeçmediği siyah deri giysilerini bir kenara bırakan İsmail YK, Tempo dergisine verdiği röportajda attığı her adımın büyük bir planın parçası olduğunu söyledi.

Rumeli Hisarı'na ENBE çıkarması!

Behzat Gerçeker yönetimindeki ENBE Orkestrası, önceki akşam Rumeli Hisarı'nda konser verdi. İki saat sahnede kalan orkestranın konuk sanatçıları arasında; Meyra, Serkan Çağrı, Betül Demir, Aytekin Kurt ve Mustafa Ceceli yer aldı.

Ünlüler izledi
Kendi albümlerindeki parçaların yanı sıra dünya müziğinden örnekler de sunan ENBE, hayranlarına müzik ziyafeti çekti. 15 kişiden oluşan orkestrayı Rumeli Hisarı'nda; Aysun Kayacı-Ozan Sevindik, Hande Subaşı-Can Özgen, Murat-Gül Saygı gibi ünlü isimler dinledi. Albümde 'Unutamam' şarkısını seslendiren Mustafa Ceceli konserde; yoğun istek üzerine aynı parçayı iki kez söyledi. Konser öncesi bir basın toplantısı yapan Behzat Gerçeker, başarılarının sırrını şöyle açıkladı: "Başarıyı kalpten istedik ve müziklerimizi o yönde hazırladık. Bu yıl daha geniş kitlelere ulaşmayı hedefliyoruz."

Tarkan'la göbek atmayı çok isterim


İki yıl önce Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nda Ferhat Göçer'le, Aşık Veysel'in 'Uzun İnce Bir Yoldayım' şarkısını seslendiren İtalyan tenor Allessandro Safina, geçtiğimiz sene Turkcell Kuruçeme Arena'da Sezen Aksu'yla birlikte 'Bile Bile' adlı şarkıya düet yapmıştı. Safina, bugün de Turkcell Kuruçeşme Arena'da Sertab Erener'le birlikte düet yapacak. Konser öncesi oldukça neşeli olduğu gözlenen İtalyan tenor Türkiye'de daha önceki yaşadığı sahne deneyimlerini anlattı:

* İstanbul'a dördüncü kez geliyorsunuz. Burada olmak nasıl bir duygu? Daha önce Ferhat Göçer ve Sezen Aksu ile konser vermek için gelmiştim. Burada olmak benim için çok onur verici...

* Sertab Erener'le düet yapacaksınız. Kendisini tanıyor musunuz? Sertab Erener'i Eurovision'dan tanıyorum. Şahsi olarak kendisiyle tanışmıyorum.

* Heyecanlı mısınız? Nasıl bir konser olacak? Türkçe şarkı söyleyecek misiniz? Birlikte 4-5 şarkı söyleyeceğiz. Sürprizi kaçmasın diye daha fazla detay vermek istemiyorum. Yeni bir partnerle şarkı söyleyeceğim için çok heyecanlıyım.

* İstanbul deyince aklınıza ne geliyor? Boğaz ve büyüleyici bir manzara...

* Siz dünyanın pek çok yerinde konserler verdiniz. Kuruçeşme Arena'da Boğaz'a karşı konser vermek nasıl bir duygu? Sezen Aksu'yla verdiğimiz konseri de orada yapmıştık. Güzel bir deneyimdi. Yine aynı yerde Boğaz'a karşı konser verecek olmak benim için çok etkileyici. Ancak ben tenor olduğum için akustik anlamda Harbiye Açıkhava daha büyüleyici...

* İstanbul'daki hayranlarınızı nasıl buluyorsunuz? Dürüst olmak gerekirse diğer ülkelerde de unutulmaz deneyimlerim oldu ama Türk insanı çok sıcak ve misafirperver. İlk konserimi Harbiye Açıkhava'da vermiştim ve mükemmeldiler, çok etkilenmiştim.

* Tekrar İstanbul'a gelecek misiniz, kiminle düet yapmak istersiniz? Evet, gelmeyi düşünüyorum. Ama ben zaten Sezen Aksu, Ferhat Göçer gibi isimlerle düet yaptım. En büyük hayalimdi Sezen Aksu'yla şarkı söylemek... Bu sene de Sertab Erener'le güzel bir konserimiz olacak. Artık yeter... Ancak, Tarkan'la karşılıklı göbek atmak isterdim... (gülüyor)

16 yaşında Aşiyan'dan mezarlık satın aldım

Pop müziğin eskimeyen seslerinden Yeliz, sahneden kazandığı ilk parayla İstanbul'daki Aşiyan mezarlığından bir mezar yeri satın aldığını söyledi. Rumeli Hisarı'ndaki Kayahan konserini dinlemeye gelen Yeliz, konser arasında gazetecilerin sorularını cevapladı. Sahneye 16 yaşında çıktığını söyleyen Yeliz, "Sahneden kazandığım ilk parayla ne ev aldım ne de araba. İlk işim gidip Aşiyan mezarlığından bir mezar satın almak oldu" dedi. Satın aldığı mezarının yanında Minur Nurettin Selçuk'un mezarı olduğunu söyleyen Yeliz, "Mezar taşım dahi var. Dünyanın bir bir türlü hali var diye ilk önce gidip mezar aldım. Dünyalığımdan önce ahretliğimi düşündüm" dedi.

Fulden'den yeni albüm

Fulden Uras, müziğe verdiği arayı "Budur Halim" adlı yeni albümüyle sonlandırıyor. 2001'de "Bensiz Olsun" şarkısıyla büyük çıkış yakalayan Fulden Uras, müziğe verdiği arayı "Budur Halim" adlı yeni albümüyle sonlandırıyor. Albümde 6 şarkı ve şarkıların remix'leri buluyor. Albümün aranjörlüğünü Yıldıray Gürgen, Olcay Anar, Efe Demirdoğrayan yaptı. Uras'ın şarkı sözlerinin de yer aldığı albümde "MSN" adlı şarkı dikkat çekiyor.

6 Ağustos 2008 Çarşamba

Yeni şarkılarla başladı eski hitleriyle coşturdu

AVEA Harbiye Açıkhava Konserleri, önceki gece Megastar Tarkan'la başladı. Yeni albümü 'Metamorfoz'un İstanbul'daki ilk konserini veren Tarkan, 4 bini aşkın hayranını; hem yeni hem de eski şarkılarıyla coşturdu. Sahneye beyaz transparan gömlek ve pantalon, gümüş rengi ayakkabılarla çıkan Tarkan, 'Vay Anam Vay'la başladığı müzik ziyafetinde sık sık hayranlarıyla şakalaştı. Sahne önünde tezahürat yapanlara "Aşkım yarın ne yapıyorsun?" diye laf atan Tarkan, yoğun ilgiden çok memnundu. "Bakalım benim enerjime yetişebilecek misiniz?" diye hareketli şarkılarını peş peşe seslendiren Megastar, en büyük sürprizi ise ikinci bölümde yaptı.

30 PARÇA SESLENDİRDİ
Pembe gömlek ve fularla sahneye dönen şarkıcı, "Uzun zamandır söylemediğim şarkıları söyleyeceğim" diyerek; 'Ölürüm Sana', 'İnci Tanem' ve 'Gül Döktüm Yolarına'yı seslendirdi. Akustik olarak söylediği 'Asla Vazgeçemem' ve 'Dön Bebeğim' ile uzun süre alkışlanan Tarkan, 30 şarkı söylediği konserinin sonunda alkış yağmuruna tutuldu. Açıkhava'yı inleten Megastar, 'Dilli Düdük' ve 'Yak Fotoğrafları' ile 'bis' yaptı.

Tarkan'ın hareketli şarkılarını dinlerken, yerlerinde duramayan Gülşen ve Demet Akalın, konser boyunca karşılıklı göbek attı. İki ünlü, Megastar'ın şarkılarını da onunla birlikte söyledi. Eğlenceli konseri izleyenler arasında; Zeynep Tunuslu, Şehrazat, Arte Tahir ve Arzu Sabancı da yer aldı.

Şeneş: "Ajda derinliğe yeni erişti "

İki yıl önce Ajda Pekkan'la kavga eden, hatta şarkılarını Pekkan'a okutmama kararı alan söz yazarı Fikret Şeneş, ünlü sanatçının Bodrum Antik Tiyatro'daki konserini izledi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Fikret Şenes, "En az Ajda kadar ilgi gördüm, bu beni çok mutlu etti" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Ajda'yla problemimi 2-3 yıl önce çözdüm. Ajda bana evladım kadar yakındır, ben ona küsmem. Onu her zaman takdir etmişimdir, o da beni etmiştir. Bana 'Bir bizi doğurmadığın kaldı' demişti. O rahatsızken başucunda ben vardım, Semiramis Türkiye'de değilken ona ben baktım." Süperstar'a gerekli ültimatomu verdiğini belirten Şenes, onun da çiçeklerle 'Ablacım' diyerek kendisinden özür dilediğini belirtti. Pekkan'ın kendisi için farklı olduğunu söyleyen ünlü bestekar, şarkılarının tanınmasında Pekkan'ın da payı olduğunu sözlerine ekledi.

ARTIK ANLADI
"Ajda kelimelerin derinliğine yeni erişti" diye konuşan ünlü besteci şunları söyledi: "Daha önce başarısını paylaşmazdı. Yıllar ilerledikçe o da neyin ne olduğunu anladı. Avrupa'da tüm sanatkarlar ödül alırken, on dakikalık teşekkür konuşması yaparlar. Bizim ülkemizde böyle bir kültür oluşmadı."

Söz yazarının bu açıklamaları, Ajda Pekkan hayranlarından tepki gördü.

Eğitim şart değil

Asuman Krause, " Diploma gerektiren meslekler vardır. Şarkıcılık onlardan biri değil" dedi. Cine5’te yayınlanan "Cine City" programına konuk olan Asuman Krause, "Herkes eğitimini almıyor bu işin. Diploma gerektiren meslekler vardır. Şarkıcılık onlardan biri değil. Doktor tamam, ama sahte doktor feci bir şey. Siz sahte sanatçı diye bir şey duydunuz mu? Herkes doğar doğmaz şarkıcı olacağım demiyor ki. Adam daha önce doktormuş. Şimdi şarkı söylüyor. Ferhat Göçer'den bassediyorum. Niye kimse demiyor, 'Nasıl oluyor bu iş' diye. Oluyor işte. O yüzden şarkı söylüyorum. Nokta" dedi.

4 Ağustos 2008 Pazartesi

Seda Sayan Türkiye'nin Oprah'ı olacak

Dünyanın en çok izlenen televizyon şovlarından 'The Oprah Winfrey Show' Türkiye'ye geliyor! Ülkemize birçok yabancı ve özgün formatı kazandıran televizyoncu Pelin Akat, Amerikalı televizyoncu Oprah'ın şovunun formatını bir sezonluğuna satın aldı. Türkiye'de bu şovu Seda Sayan yapacak. Mississippili fakir bir aileden çıkarak kısa sürede dünyanın en izlenen programını yapan ve kazandığı parayla 'dünyanın ilk kadın milyarderi', 'Amerika'nın en zengin siyahi vatandaşı' gibi ünvanlara sahip olan Winfrey, Türkiye'de de tanınan bir televizyoncu. Bir yardım kuruluşu olan Oprah's Angel Network aracılığıyla kız çocuklarının eğitiminden kasırga mağdurlarına kadar farklı amaçlarla 51 milyon dolardan fazla para toplayan sunucunun bu özelliği bizim televizyoncuları daha çok cezbetti. Yıllardır Türk televizyonlarının en istikrarlı gündüz şovlarından birini yapan Seda Sayan Türkiye'nin Oprah'ı olmak için en uygun kişi olarak görüldü.

Geçmiş yıllarda 'Yetiş Bacım' adıyla televizyon için bir yardım programı yapan Seda Sayan, satın alınan formata uygun olarak işin şov kısmıyla birlikte Oprah gibi yardım faaliyetleri organize edecek. Programda, muhtaç birinin mutluluğu için her türlü destek sağlanacak. İşsizse iş bulunacak, çocuğu varsa okuması sağlanacak, evi yoksa ev alınacak, evlenmek istiyorsa evlendirilecek, mutluluğu için yakınlarına da destek verilecek. Bunun için ünlülerin de katıldığı kampanyalar yürütülecek.

Şarkılarım yirmi tane hükümet eskitti

Zülfü Livaneli, Most Production'ın düzenlediği Açıkhava konserleri kapsamında ikinci konserini önceki akşam Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda verdi. "Dünya Solistlerinden Livaneli Şarkıları" adlı albümdeki şarkıların yanı sıra klasikleşmiş şarkılarına da yer veren Livaneli'ye zaman zaman Amerikalı şarkıcı Jocelyn Smith de eşlik etti. Livaneli, "Karlı Kayın Ormanı", "Merhaba" gibi şarkılarının 30-35 yıllık olduğunu belirterek, "Bu şarkılar 20 hükümet eskitti. Bunları da eskitir" dedi.

2 Ağustos 2008 Cumartesi

Nilüfer dolu dizgin...

Nilüfer, Rumeli Hisarı’ndaki ikinci gecesinde de izleyicilerine keyifli anlar yaşattı. Konserine “Cançao De Mar” adlı Portekizce bir şarkıyla başlayan Nilüfer, İstanbul Devlet Operası solistlerinden tenor Bülent Külekçi ile “Con Te Partiro” adlı şarkıda düet yaptı. 13 kişilik orkestrasıyla sahneye çıkan Nilüfer bir de arya seslendirdi. Arya ile dinleyicilerinden çok alkış alan sanatçı, “Bundan sonra böyle şarkılar söylemek istiyorum. Bunun için Bülent Külekçi ile çalışacağız” dedi. Nilüfer, şarkı aralarında hayranlarıyla da sohbet etti. Sanatçı, Kayahan’la aralarındaki sorunlarla ilgili olarak da şunları söyledi: “O arkadaş, beni iyi tanımamış. Repertuvarımı değiştirmeyeceğimi düşünüyordu. İşte görsün, hepsini değiştirdim. Farz edelim, benim o arkadaşa borcum var, gerçi yok da, farz edelim var. Bizim 25 yıllığa dayanan bir dostluğumuz var. Hiç mi bu dostluğun anlamı yok?”
Repertuarına aldığı eski şarkıları için: ‘Artık bu şarkılara yer açıldı. Bundan sonra bu şarkılarımı da söyleyeceğim’ diyerek Kayahan’a üstü kapalı gönderme yapan ve Hisar’da şarkı söylemenin bir ayrıcalık olduğunu ifade eden sanatçıya ‘Con Te Partiro’ adlı şarkıda İstanbul Devlet Operası solistlerinden tenor Bülent Külekçi eşlik etti. Nilüfer’i kızı Ayşe Nazlı da yalnız bırakmadı.

Hindistan'da 1 numara!

Çekimlerinin bir bölümü İstanbul'da yapılan 'Mission İstanbul' adlı filmin soundtrack albümünü hazırlayan Ege, Hindistan'da büyük sükse yaptı. Ege'nin, yerel şarkıcılarla birlikte yorumladığı 'Jo Gumshuda' şarkısı; Hindistan'daki radyo ve müzik kanallarında 'en çok çalınan şarkı' olarak belirlendi.

İKİ FİLM TEKLİFİ BİRDEN
Bu başarı üzerine iki ayrı Hint filminden de teklif alan Ege, önümüzdeki günlerde Hindistan'a gitmeye ve Bollywood'a girmeye hazırlanıyor. Hindistan'da 600 salonda birden vizyona giren 'Mission İstanbul'; ülkemizde Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde gösterilecek.

Kırık masayla sağlam masa yan yana gelmez!

Müzik sektörünün iki telif kuruluşu MSG ve MESAM'ın birleştirilmesi tartışılırken; Musiki Eserleri Sahipleri Grubu Meslek Birliği (MSG) Başkanı Garo Mafyan, 'rakip kuruluşun müflis olduğunu' vurgulayarak, "Bu koşullarda birleşmek mümkün değil" dedi. 'Musiki Eserleri Sahipleri Meslek Birliği'nin (MESAM) teliflerini ödeyemeyen bir kuruluş olduğunu belirten Mafyan, "Birleşmeye önayak olan Sezen Aksu da doğruları bilmiyor. Birilerinin ona anlatması gerek" şeklinde konuştu

3 MİLYON YTL ZARARLARI VAR

MESAM'ın geçen yıl 3 milyon YTL'ye yakın zarar açıkladığını iddia eden Mafyan, "Biz MSG olarak geçen yıl 500 bin YTL kâr açıklayan bir kuruluşuz. Bu şartlarda kırık masa ile sağlam masa yan yana gelemez" şeklinde konuştu. Garo Mafyan konuyla ilgili görüşlerini şöyle ifade etti:

* Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın telif kuruluşlarını birleştirme gibi bir çalışması olduğuna inanmıyorum. Eğer öyle bir çalışma olduğunu duyarsak, iki kuruluşun denetim raporlarına ve kâr-zarar hesaplarına bakılmasını isteyeceğiz.

BAŞLARINA SİLAH MI DAYADIK?
* MSG kazanç kapımız değil. İnşallah ilerde tüm işleri profesyonellere bırakırız. Ama 'Birleşsinler' demek anlamsız. MESAM zararını sıfırlarsa o zaman düşünülür!

* Aralarında Edip Akbayram, İlhan Şeşen, Taşkın Sabah gibi tanınmış isimlerin bulunduğu 61 kişi son dönemde bize üye oldu. Teliflerini düzgün alamayan bu insanlar niye geliyor? Başlarına silah mı dayıyoruz?

3.500 Euro'luk kral dairesinde kalıyor

Son albümü 'Nefes' ile konserden konsere koşan Serdar Ortaç, Çeşme Sheraton Otel'in 'kral dairesi'ni tuttu. Haftanın üç günü beş oda ve bir salondan oluşan özel dairede kalacak olan Ortaç; karşılığında günde 3 bin 500 Euro ödeyecek. Ortaç'ın keyif süreceği dairenin 390 metrekarelik terasında özel bir havuz da bulunuyor. Megastar Tarkan ile Serdar Ortaç, Çeşme Sheraton Otel'de sadece üç tane bulunan 'kral daireleri'nde bugün yan yana kalıyor.